Bebeklik dönemi içerisinde sıklıkla görülen ortopedik rahatsızlıklar arasında yer almaktadır.  Omurga sistemi üzerinde bulunan omuriliğin açık kalması durumuna spina bifida denir. Sağlıklı bir bebeğin anatomik yapısı gereği omurgası zarla kaplıdır. Kemik sistemi, omurilik, kas yüzeyi ve cilt şeklinde sıralama devam etmektedir.

Doğum öncesi hamilelik süreci boyunca omurga yapısı üzerinde biçimsel anlamda sorunlar ortaya çıkabilir. Nöral tüp hasarı olan rahatsızlıklara sahip her bebekte, omurga üzerinde etkilenen bölgeye göre belirtiler değişkenlik gösterir. Hastalığın sebep olduğu sinir sistemi tahribatı, sırtın üst kısımlarına doğru çıktıkça etkileri ciddi boyutlarda izlenmektedir.

Omurga yapısında hangi bölgenin ve sinirlerin zarar görmesine bağlı olarak hastalığın yan etkileri farklılaşmaktadır. Vücudun bir kısmı felç etkisi altına girebilir. Yürüme gibi eklem ve kas kontrolü gerektiren aktivitelerde güç kaybına rastlanır. Dolayısıyla gün içerisinde ortopedik destek niteliği taşıyan cihazlar kullanılması gerekir.  

Spina Bifida Nedir?

spina bifida nedirKelime kökeni olarak ayrık omurga anlamına gelen spina bifida, daha çok bel bölgesi üzerinde oluşmaktadır. Gebeliğin başlangıç evreleri içerisinde oluşmaktadır. Anne karnında gelişimi devam eden bebeğin, omurilik çevresindeki sinir sisteminin hasar görmesi sonucu ortaya çıkar. Bunun sonucunda ise farklı seviyelerde hareket ve his kaybı yaşanır.

İnsan vücudunun tamamını kaplayan sinir sistemi, kasların hareketinde görev almaktadır. Ek olarak sinir yapısı sayesinde duyularımız aracılığıyla çevremizi hissederiz. Spina bifidalı bebeklerde hidrosefali olarak adlandırılan omurilik ve beynimizde birtakım hasarlar ortaya çıkar. Nörolojik gelişimleri tamamlanmadığı için tedavi imkânı bulunur.

Spina bifida occulta ve spina bifida aperta olarak ikiye ayrılan rahatsızlığın türleri bulunur. Omurga yapısı üzerindeki hangi sinir sistemi parçasının olumsuz yönde etkilendiğine göre değişir. Occulta adı verilen türünde, dışarıdan gözlemlendiği zaman fark edilmemektedir. Gelişim evreleri ilerledikçe ortaya çıkar. Açık biçimde anlaşılan spina bifida aperta,  miyelomeningosel ve meningosel olmak üzere alt türlere ayrılır.

Hastalar arasında sıklıkla miyelomeningosel çeşidiyle karşılaşılır. Büyük ölçekte hareket kısıtlaması yaşandığı gözlemlenir.  Meningosel ise omuriliğin beklenen şekilde gelişmesine rağmen kist oluşmaktadır. Son olarak etki alanı anlamında spina bifida occulta, hastalar üzerinde en düşük seviyede seyreder.

Spina Bifida Çeşitleri

Bebeklerde görülen ve doğuştan gelen bir hastalık olan spina bifida, omurganın hangi bölgesinde ve biçimde bulunduğuna bağlı olarak pek çok türleri mevcuttur. Omurilik kanalı üzerinde bulunan açıklığın seviyesine göre hastaya etki etme süresi değişkenlik gösterir. İleri seviyelerinde, beyinde bulunan sinir sisteminin hasar görmesi sonucunda zekâ gelişiminde gerileme görülmektedir.

Aynı zamanda böbrek yetmezliğine götüren idrar yollarında sorunlar da yaşanabilir. Bu doğrultuda hastalık, erken dönemde teşhis edilmelidir. Ortopedi uzmanı tarafından oluşturulan tedavi planı ile hastanın hayat kalitesini düşüren sorunların ilerlemesinin önüne geçilir.

Hastalığın çeşitlerini ayrıntılı olarak açıklamak gerekirse;

  • Spina Bifida Occulta: Bebeklerin ortopedik gelişimlerinin takibi sırasında teşhis edilir. Occulta kelimesi, gizli anlamına gelir ve diğer türlerden farklı olarak hafif şiddette ilerlemektedir. Çocukluk dönemine geçildiğinde ortaya çıkabilir. Kimi hastalarda da herhangi bir belirti ortaya çıkmaz.
  • Spina Bifida Aperta: Açık formda gelişmektedir. Uzman doktor tarafından yapılan fiziki muayenenin ardından belirgin bir biçimde fark edilmektedir. Meningosel ve miyelomeningosel olmak üzere iki ayrı çeşidi bulunur.
  • Meningosel: Hastalığın bu çeşidinde omurga yapısının çevreleyen zarların biçimsel anlamda bozulmaya uğramaktadır. Deforme olan zarların etrafından sıvı birikmesi sonucu şişkinlik ve kabarıklıklar meydana gelir.
  • Miyelomeningosel: Bebeğin omurgasının alt ya da orta kısımlarında açıklıklar oluşur. Anne karnında oluşan birtakım sebeplere bağlı oluşan bu açıklık, omurilik ve sinirleri kapsayan bir kese oluşturur. Bu nedenle idrar kesesinde kontrol sıkıntısı ve bacaklarda biçimsel bozulmalara rastlanır. Son olarak yürüme işleyişinde sorunlar yaşanır.

 

Spina Bifida Neden Oluşur?

Sinir sisteminin olumsuz yönde etki etmesi sonucu hastalarda kas kontrolünün kaybına sebep olan spina bifida, bebeklik çağında teşhis edilir. Bebeklerde ortopedik açıdan oluşturduğu bazı sorunlar bulunur. Sıklıkla bacaklarda his kaybına rastlanmaktadır. Skolyoz olarak adlandırılan omurga eğrilmeleri meydana gelir. Diz ve kalça eklemlerinde işleyiş kaybı, çıkıklar ve bacakların dışa doğru deforme olması gibi çeşitli sağlık sorununa sebep olur.

Hastalığın neden oluştuğu hakkında net bir bilgi yoktur. Anne karnında bebeğin gelişim sırasında ilk aylarda oluştuğu tahmin edilmektedir. Hastanın aile bireylerinin sağlık durumu ve diğer dış etkenler gibi birçok olasılık bulunur. Ortaya çıkma nedenlerini ayrıntılı olarak sıralamak gerekirse:  

  • Folik asit seviyesini düşüren ilaçlar kullanılması
  • B9 vitamini, anne karnında gelişimi devam eden bebek için önemlidir. Düşük seviyelerde ölçülmesi halinde doğumsal sebeplere bağlı oluşan hastalıkların ortaya çıkma ihtimalini arttırır.
  • Aile bireyleri arasında genetik hastalık geçmişi olan kişiler bulunabilir. Yeni doğan bebeklerin kas ve iskelet sistemi sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Ancak ailede bulunmadığı halde spina bifida ile doğan bebekler olduğu bilinir.
  • Özellikle hamileliğin ilk haftaları sırasında anne adayının mevcut hastalıklarından dolayı bazı ilaçlar kullanır. Tedavi amacıyla alınır. Ancak folik asit ve bebeğin gelişimi açısından önemli diğer vitaminleri azaltmaktadır.
  • Kanda bulunan şeker seviyesini kontrol edememe sonucunda anne adaylarında oluşan diyabet hastalığı, bebeklerin spina bifida teşhisiyle dünyaya gelmesine sebep olabilir.
  • Kadınlarda fazla miktarda kilo artışı sonucunda nöral tüp yapısına zarar görmesi sonucu oluşan doğuştan hastalıkların olasılığını arttırır.
  • Anne adaylarında vücut ısısı genellikle yüksek seviyede izlenir. Hamam, sıcak duş gibi eylemlerden uzak durulmalıdır. Anne karnında gelişim süreci devam eden bebeğin omurga sağlığını olumsuz yönde etkilediği tahmin edilir.

 

Spina Bifida Belirtileri Nelerdir?

spina bifida tedavisiBebeklerde omurilik kanalının biçimsel anlamda tamamıyla kapanmadığı durumlarda spina bifida adı verilen hastalık ortaya çıkar. Her hasta üzerinde farklı seviyelerde izlenir. Spina bifida aperta denilen hastalığın bazı çeşitleri, fiziki muayene sırasında belirgin bir biçimde anlaşılabilmektedir. Ancak kapalı bir biçimde ilerleyen spina bifida occulta, omurga yapısına dışarıdan bakıldığında fark edilmez.    

İlk olarak spina bifida aperta hastalığının birtakım belirtileri bulunur. Herhangi bir röntgen işlemine gerek olmaksızın, omurga yapısı üstünde şişlik ve kabarıklık görülür. Bebeğin kıl kökleri, omurga üstünde daha yoğun bir oranda çıkabilir. Bir diğer belirti ise sırt üzerinde bazı delikler bulunmasıdır.  Uzman doktor tarafından incelenmesi gerekir. Son olarak sorun yaratan cilt üzerinde yağ birikmesiyle deri altında bazı omurga yapıları açıkta kalır.

Gizli bir şekilde vücut içerisinde ilerleyen spina bifida occulta, bebekler üzerinde hemen fark edilmemektedir. Sırt üzerinde bir şişlik ve gözle görülür bir açılmaya rastlanmaz. Ancak bazı belirtiler vasıtasıyla anlamak mümkündür. Tuvalet ihtiyacını giderme noktasında işlevsel anlamda bazı sorunlar görülür. Omurga yapısındaki bozulmalardan dolayı kaslarda kontrol kaybı yaşanır.

Bebeklik çağı sonrası çocuklukla beraber spina bifida occulta sebebiyle iskelet sistemi içerisindeki omurga yapısında eğrilme başlar. Bebeklerdeki omurga yapısının ortalama gelişim süresi değişkenlik göstermez. Ancak hastalığın teşhisi olan bebeklerde gelişim hızı, ortalamanın üzerinde seyrettiği için kamburluk gibi biçimsel bozulmalar meydana gelir.

Kapalı formda izlenen spina bifida occulta belirtileri arasında bebeklerde ayaklardaki biçim bozukluklarından dolayı dış tarafa basma yaşanabilir.  Kullanılan ayakkabının daha hızlı eskimeye başlamasından anlaşılmaktadır. Hastalığın ciddi boyutlara ulaştığı noktalarda idrar yollarında işlevsel sorunlar oluşur. İdrar kesesinin işleyişinin bozulması sonucunda bazı rahatsızlıklara meydana gelir. Spina bifida hastalığının daha ileri seviyelerinde, kişinin böbrek fonksiyonları zarar görmektedir. 

Spina Bifida Tedavi Süreci

Erken dönemde teşhis edilmesi ve ardından kişiye uygun tedavi planı oluşturulması önemlidir. Hastalığın daha ciddi boyutlarda seyredilmesi halinde etkilerini azaltmak zorlaşmaktadır. Ek olarak spina bifida tedavisinde ve ilerleyen süreçlerde bazı nörolojik hastalıklara rastlanabilir. Beyinde sıvı toplanması durumu olan hidrosefali hastalığı bunlara örnektir.

Tedavi planı içerisinde ortopedi uzmanının yanı sıra farklı uzmanlık alanlarından yararlanılmalıdır. Genellikle cerrahi tedavi kullanılır. Hastalığa sebep olan omurga üzerindeki sinir sistemindeki açıklığı, kişinin sağlığı açısından en uygun biçime getirmek amaçlanır. Hastaların günlük yaşantısındaki temel işlevlerini kullanabilmesi açısından önemli bir rolü bulunur. Cerrahi operasyonun kalıcılığının uzun süre boyunca devam etmesi için ek tedaviler uygulanır. Fizik tedavi ve benzeri uygulamalarla kasların kontrolünü sağlamak amaçlanır.

Hastalarda açık biçimde teşhis edilen spina bifida aperta tedavilerinde, işlem yapılacak bölgenin iltihaplanma riski mevcuttur. Tedavi koşullarının özellikle bu anlamda özenle yürütülmesi önemlidir.

Spina bifida occulta olarak adlandırılan hastalığın kapalı biçimini olan kişilerin büyük ölçüde tedavisi mümkündür. Bu doğrultuda cerrahi teknikler kullanılmaktadır. Hastanın ortopedik anlamda yaşadığı sorunları ortadan kaldırmak hedeflenir. Son olarak hastalığın açık ve ilerlemiş düzeylerinde, tamamen iyileşme sağlanamayabilir. Sinir sisteminin omurga yapısının dışına çıktığı durumlarda, hastaların şikâyetleri en aza indirilmeye çalışılır.

Spina Bifida ve Merak Edilenler

Çoğu insanın merak ettiği tedavi sonrası iyileşme süreci spina bifidanın şiddeti ve türüne göre değişmektedir. Kapalı biçimde gözlemlenen türlerinde gerekli müdahalelerle tam anlamıyla iyileşme mümkün olabilir. Ancak daha ileri seviyelerde, koruyucu uygulamalarla hastalığın etkisi azaltılmaktadır.

Rehabilitasyon süreci ve fizik tedavi yöntemleri hastanın ihtiyaçlarına göre kararlaştırılır. Ayakların biçimindeki bozulmalar ve omurganın ortalamaya göre hızlı uzaması sonucu kamburluk gibi etkilerin başlangıç seviyesinde yakalamak bu anlamda önemlidir.

Spina bifida teşhisi olan hastaların, yürüme gibi günlük hareketleri yapıp yapamayacağı merak edilen bir diğer konudur. Kişiden kişiye değişkenlik gösteren bir durumdur. Bazı hastalar, tek bacağını kullanabilirken, bazılarında ise iki bacağında da işlevsel anlamda zayıflama görülebilir. Omurga yapısındaki sorunların açık veya kapalı biçimde oluşmasına göre uygulanacak tedavi değişir. Cerrahi teknikler, fizik tedavi uygulamaları gibi birtakım seçenekler bulunur. 

Anne karnındayken düzgün beslenme ve doktor denetiminde ilaç kullanımı gibi konulara dikkat edilmelidir. Özellikle folik asit kullanımı, doğuştan gelen ve sebebi net olarak bilinmeyen hastalıkları önleme özelliği taşır.

 

ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ UZMANI
prof. dr. hasan hilmi muratlı

Yorumunu ekle